TARSUS-HABER- 2021 Tüm-Emekliler Sendikası Tarsus Temsilciliği tarafından yapılan açıklamada, görüşülmeye başlanan 2023 bütçesinde, emekçiler için gereken kamu kaynaklarının ayrılması gerektiği vurgulandı.
Tarsus'ta Eğitim-Sen Tarsus Şube binasında gerçekleşen
açıklamaya sendika yöneticileri ve üyeleri katıldı.
2021 Tüm-Emekliler Sendikası Tarsus baş temsilcisi Recai Parti, “2023
yılı merkezi hükümet bütçe tasarısı mecliste görüşülmeye başlandı. Bütçe
metinleri sıradan, basit, rakamların alt alta sıralandığı metinler değildir.
Bütçe metinleri önümüzdeki gelecek yılın tahminlerinin bilimsel olarak
yapıldığı ve bir ülkenin gelirlerinin kimlerden ve nasıl toplanacağı, toplanan
gelirlerden hangi kesimlere ne kadar pay ayrılacağının önceden belirlendiği
bütçelerin, siyasi iktidarın hangi sınıfın çıkarları doğrultusunda hareket
ettiğini gösteren en somut ekonomik ve siyasi metinlerdir.
20 yıllık AKP iktidarının tek adam rejimine
dönüştükten sonra hazırladığı ilk bütçe olan 2019 yılı merkezi hükümet bütçesi
gibi bu 2023 merkezi hükümet bütçesi de saraydaki tuzu kuru bir grup danışman
tarafından emekçileri, emeklileri, yoksulları, küçük üreticileri yok sayan, biz
halkı işsizliğe, açlığa ve yoksulluğa terk eden, çalışanların ve emeklilerin
temsilcilerinin görüşlerine başvurulmadan hazırlandı” dedi.
Açıklamasında ekonomik krizden EYT’lilere kadar
ülke gerçeklerine vurgu yapan Recai Parti, şu noktalara değindi:
“Bu bütçede biz emeklilerin insanca yaşamak
istiyoruz haykırışımızın karşılığı yok. Sağlık hakkımız yok. Kısaca bu bütçede
sosyal devlet yok, emekçiler, emekliler, küçük üreticiler, işsizler, kısaca
halk yok.
Yoksuldan alıp, bir avuç rantiyeye kaynak
aktaracak bir bütçe hukukun ortadan kalktığı, demokratik hak arama yollarının
engellendiği bir toplumda ancak uygulanabilir.
Kur korumalı mevduat hesaplarının süresinin bir
yıl daha uzatılması bile tek başına yukarıda yazdıklarımızın doğruluğunun
yeterli kanıtıdır. Kur korumalı mevduat hesapları ile yoksuldan alıp, rantiyeye
kaynak aktarmakla kalmayacaklar, 2023'de de yine başta 5'li çete olmak üzere
yandaşlara araç garantili köprüler, yollar, maliyetinin birkaç katına
hastaneler ve sair yollarla tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan bütçenin
kaynakları aktarılacak.
2023 bütçesinden bizim payımıza düşen ise; bütçe
gelirleri çok kazanandan çok alınarak toplanması gerekirken yine bütçe
gelirlerinin büyük bir çoğunluğu dolaylı vergilerden sağlanacak. Yani bütçenin
yükü her zaman olduğu gibi çalışanların, emeklilerin, yoksulların sırtına
yüklenecek.
Sarayın bu bütçesi de daha önce hazırladıkları
bütçeler gibi devasa bir açıkla bağıtlanacak. Örneğin 2018 bütçesi 762 milyar
TL olarak ve 66 milyar TL açıkla bağıtlanmıştı. Bu oranda tutturulamamıştı.
2019 bütçesi 969 milyar TL öngörülmüş, 93 milyar TL açıkla bağıtlanmış ve her
sefer olduğu gibi oran tutturulamamıştı. 2021 bütçesi de 1.4 Trilyon TL gider,
1.1 Trilyon TL gelirle bağıtlanmıştı. Bütçe gelirlerini büyük oranda dolaylı
vergilerden sağladıkları için bu sebeple sürekli olarak başta akaryakıt,
elektrik, doğalgaz olmak üzere tüm temel tüketim ürünlerine sürekli zam yaparak
bütçe açığını rantiyenin değil, halkın sırtına yıkıyorlar. yoksullaştırılmaya
karşı demokratik haklarını kullanıp sesini çıkarmak, kendini ifade etmek
isteyen herkesin terörist, dış güçlerin maşası vs diye yaftalanarak, en basit,
barışçıl bir şekilde de olsa sokakta kendini ifade etmesi engellenecek.
Emekli olabilmek için gereken prim gün sayısını ve
sigorta süresini tamamladığı halde, 4447sayılı yasanın geriye doğru işletilmesi
nedeniyle emekli olamayan milyonlarca EYT’li yıllardır büyük mağduriyetler ve
acılar yaşıyor. EYT’li yurttaşlar ‘genç oldukları’ gerekçesiyle emekli
olamıyor. İşsiz kaldıklarında ise ‘yaşlı’ oldukları gerekçesiyle iş verilmiyor.
Yaş sınırını tamamlayıp emekli olduklarında ise açlık sınırının ve asgari
ücretin altında bağlanan emekli maaşıyla yoksulluğa ve sefalete mahkum
ediliyorlar.
Bir sosyal hukuk devletinde bu vahşi neoliberal
politikaları uygulayamazsınız. Tek adam iktidarı 2023 yılında da idare olarak
yargıyı baskı altına alarak, emeklilerin doğru örgütlenme şeklinin sendika
olduğu iş ve istinaf mahkemelerince de kabul edildiği halde emeklilerin sendika
çatısı altında bir araya gelip, örgütlü bir şekilde haklarını aramasını
engellemek için açtığı kapatma davasını sürdürecek. Anlayamadıkları ise
emeklilerin sendika hakkının her türlü tartışmaya kapalı olduğudur.
AKP iktidarının 20 yıllık karnesi bizi yanıltmadı.
2023 bütçesinde de yokuz. Pandemi, ardından derinleşen ve saklanamayan ağır
ekonomik krizin yükünün etkisi ile yoksulluk sınırından sonra açlık sınırı
altına itilen biz emekliler bu bütçe ile daha da yoksullaştırılmak istemiyoruz.
ACİL TALEPLERİMİZ
1 – En düşük emekli maaşı asgari ücretle
eşitlensin. Asgari ücret ise açlık sınırının üstüne çıkarılsın.
2 - Tüm emekli, dul ve yetim maaşlarına çarşı,
pazar ve marketlerdeki gerçek enflasyon oranı ile açlık ve yoksulluk sınırı
rakamlarına göre Ocak ayını beklemeden derhal seyyanen ek zam yapılsın.
3 – Emekli Sendikaları Statü Yasası, gerçek bir
intibak yasası ve hiçbir EYT’liyi dışarı da bırakmayacak bir EYT yasası
çıkarılsın. Aylık Bağlama Oranı eski sisteme döndürülsün.
4 – Emekli maaşlarından, muayene, tedavi, ilaç
katkı payı adı altında alınan her türlü kesinti kaldırılsın.
5 – Bayram ikramiyeleri birer maaş tutarında ve
yılda 4 kez ödensin.
İnsanca yaşamak için demokratik haklarımızı sonuna
kadar kullanıp 2021 Tüm Emekli Sen çatısı altında mücadelemizi yükselteceğiz.
- insanca Yaşamak İstiyoruz!
- Emekliyiz, Haklıyız, Kazanacağız!
0 Yorumlar