BAŞKAN
ENGİN: “PAMUKLUK BARAJI
ACİLEN
TAMAMLANMALI”
Tarsus’ta
sulama, enerji ve içmesuyu temininde
kullanılmak için 2011 yılı Ocak ayı
sonunda dönemin Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun
katılımlarıyla gerçekleştirilen törenle temeli atılan ve yapımı yılan
hikayesine dönen Pamukluk Barajı’nın aradan geçen 9 yılda tamamlanamadı.
MESİAD
Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Engin konuya dikkat çekerek, projenin acil bir
şekilde kamu hizmetine kazandırılması gerektiğini söyledi. Mersin Sanayici ve
İş İnsanları Derneği (MESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Engin, 28 Ocak 2011
tarihinde dönemin Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun
katılımlarıyla gerçekleştirilen törenle temeli atılan Mersin’in Tarsus
ilçesinin 30 kilometre kuzeybatısında Berdan Nehri’nin Pamukluk Çayı kolu
üzerinde sulama, içme suyu ve enerji maksatlı, ön yüzü beton kaplı kaya dolgu
tipinde inşasına başlanan Pamukluk Barajı yapımının yılan hikayesine döndüğünü
belirtti. Başkan Engin, barajın bir an önce tamamlanarak kamu hizmetine
kazandırılması gerektiğini dile getirdi. Pamukluk Barajı’nın Mersin için önem
arz eden stratejik bir proje olduğunun altını çizen Başkan Engin, “Yıllık 282
milyon metreküp su depolama hacmine ve yıllık 128 milyon metreküp içmesuyu
kapasitesine sahip olacak Pamukluk Barajı ile 184 bin dekar zirai araziye
sulama suyu temin edilecek. Ayrıca şehir
merkezi başta olmak üzere Adanalıoğlu, Bahçeli, Dikilitaş, Karacailyas,
Kazanlı, Yenitaşkent, Bağcılar, Huzurkent, Dorukkent, Arpaçsakarlar, Yalınayak,
Çiftlikköy, Atalar, Bahşiş ve Yeşiltepe mahallelerine 2060 yılına kadar içme
suyu verilecek. Hem sulama hem de içmesuyu alanında fayda sağlanacak barajdan
yılda 68 milyon kilovat saat enerji üretilecek. Pamukluk Barajı’nın
tamamlanmasıyla 9 bin 776 kişiye ek istihdam oluşturulurken, yılda 131 milyon
TL gelir artışı sağlanması hedeflenmektedir. Böylesine önemli bir proje aradan
geçen 9 yıla rağmen tamamlanamamıştır” dedi.
Projenin
başladığı günden itibaren 3 ayrı firma ile inşaat sözleşmesi imzalandığının
altını çizen Başkan Engin, şunları kaydetti:
“İhaleyi
ilk alan firmatemelin atıldığı günden itibaren 06 Ağustos 2014 tarihine kadar
inşaat çalışmalarını yürütmüştür. Firma ulaşım yolları, tüm kazı çalışmaları,
memba-mansap batardoları, slurrytrench, şaft, su alma yapısı, 604 metre
uzunluğundaki derivasyon tüneli, dolusavak yapısını tamamlamıştır. Gövde dolgu
çalışmalarının ise yüzde 80’lik kısmını tamamlayarak 06 Ağustos 2014 yılında
taahhüdünde bulunan kısımları tamamlayarak inşaat alanında ayrılmıştır. Söz
konusu barajın yapım işi için 06 Mart 2015 tarihinde 2. firmayla310 gün süreli
sözleşme imzalanmıştır. Bu firmada sözleşme süresince çalışmalarını yürütmüştür.
Son olarak 3. firma ile 18 Aralık 2017 tarihinde400 gün süreli sözleşme
imzalanmıştır. 3. firma geriye kalan 650.000 m³ baraj gövde dolgusunu
tamamlayarak önyüz betonarme betonu imalatları, dolusavak köprüsü, derivasyon –
dipsavak tüneli tıkaç betonu ile cebri boru ve vanalara dair mekanik teçhizat
temini ve montajı işlerini yapmayı taahhüt etmiştir. Pamukluk Barajı ile İçmesuyu İsale Hattı ve
Sulama İsale Hattı arasındaki bağlantının kurulmasını sağlayan “Pamukluk Barajı
Sulaması İletim Tüneli” 5 Ocak 2018 tarihinde tamamlanmıştır. Genel inşaat ise
yüzde 92 seviyelerinde tamamlanmıştır. Ancak ihaleyi alan 3’üncü firmada
belirlenen süre zarfında yapım işini tamamlayamamıştır. Firmanın şuandaödenek
sıkıntısı yaşadığını ve sahadan çekilmeye hazırlandığı yönünde duyumlar
almaktayız. Pamukluk Barajı inşaatı adeta yılan hikayesine dönmeden, en azından
ön yüzey betonlarının yıl içinde tamamlanması gerekmektedir. Küçük göletler
için bile ödenek ayrılırken Mersin için bu kadar önemli olan bir proje 9 yıldır
tamamlanamamıştır. Proje acil bir şekilde Mersinlilerin hizmetine
kazandırılmalıdır.”
Hidroelektrik
enerjinin dünyanın dönüştürülebilir en büyük elektrik kaynağı olduğuna vurgu
yapan Engin, dünya çapında inşa edilen ya da inşa planları dahilinde yer alan sayının
2030'da iki katına çıkacağını söyledi.
Türkiye’nin
yeni santral sayısı açısından ilk beşte yer aldığını ifade eden Engin,
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), tarafından ‘bugünün en büyük, tekli ve
yenilenebilir elektrik kaynağı’ olarak tanımladığı hidroelektriği
–hidroenerjiyi- ülkenin geleceği için daha aktif kullanılması gerektiğini
kaydetti.
“SUSUZ
HAYAT DÜŞÜNÜLEMEZ”
Yeryüzünde
susuz bir hayat düşünmenin mümkün olmayacağını hatırlatan Engin, “Günümüzde de
içmesuyu ve sulamasuyunun önemini korumakta olup, su
arzının giderek artan dünya nüfusunun taleplerini karşılayamaması ile suyun
stratejik bir meta haline geldiğini görmekteyiz. Gelecekte su kaynaklarının
kullanımı ve kalitesini etkileyecek en önemli faktör nüfus olacaktır. Dünyanın
toplam nüfusu 2011 yılında 7 milyarı aşmıştır ve 2050’de ise 9,15 milyara
ulaşacağı tahmin edilmektedir. Bir başka deyişle 2050 yılına gelindiğinde, 2010
yılındaki dünya nüfusu, %30 oranında artmış olacaktır. Dünyadaki toplam yıllık
gıda maddeleri üretimi, dünya tüketimin karşılayabilecek düzeydedir. Ancak,
çeşitli bölgeler arasında kişi başına düşen üretim miktarı yönünden
farklılıklar vardır.” dedi.
“TEMİZ
SU PROJELERİMİZ HIZLANDIRILMALI”
Ekonomik
gelişmenin yanı sıra tarım ve sağlık için de suyun dünya gündeminde ilk sırada
yer aldığına değinen Engin, “Binlerce kişinin hayatına mal olan Covid-19 virüsü
can almaya devam etmektedir. Bu virüsün en büyük düşmanı temiz su ve sabundur.
Temiz su olmadan hastalıklardan korunmanın mümkün olmadığını tarih bir kez daha
hatırlatmıştır. Onun için temiz su projelerimiz hızlandırılmalı ve ete kemiğe
bürünmelidir. “ diye konuştu.
“TEMEL
GIDA ÜRÜNLERİNİN İLK HASADI ÇUKUROVA HAVZASINDA YAPILIYOR”
Eski
çağlardan günümüze kadar medeniyetin beşiği olarak adlandırılan bölgelerin her
zaman su havzalarının yakınında kurulduğunu, medeniyetler suyun hayat verdiği
topraklarda yeşerdiğini dile getiren Engin, tarih boyunca akarsulardan
yararlanma imkanı bulan toplumların dönemlerinin en ileri medeniyetlerini
kurduklarını, bulamayanların ise yurtlarını terk edip göç etmek zorunda
kaldıkların hatırlattı. Başkan Engin, Çukurova havzasındayılın 12 ayı
kesintisiz ürün üretiminin gerçekleştirildiğini ve yaş meyve sebze, narenciye,
buğday, soğan, patates ve mısır gibi temel gıda ürünlerinin ilk hasadının bu
bölgede yapıldığınıanımsatarak, sulama suyunun önemine dikkat çekti.Koronavirüs
salgınının tarımın ne kadar önemli olduğunu ve üzerinde ne kadar ciddiyetle
durulması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdiğini belirten Başkan
Engin, “Tarım gıda yönünden büyük önem taşımaktadır. Tarımda üretim ve tedarik
zincirinin mutlak suretle aksamadan sürdürülmesi için tarımsal sulama
kaynaklarının arttırılması gerekmektedir. Bu nedenle Pamukluk Barajının
tamamlanması Çukurova havzasının tarımına can suyu olacaktır. Tarımsal sulamada
enerji maliyetlerinin önüne geçilecek bu projeyle ucuz sulama maliyetleri ile
Çukurova havzasının tarımsal faaliyetlerini arttıracaktır.” dedi.
Engin,
tarihin toplumlara verdiği en büyük dersin su ve suyun doğru kullanımı olduğunu
hatırlatarak, ekonomi, sağlık ve tarım için sekteye uğramış barajların bir an
önce yapımının tamamlanması gerektiğini belirterek, “Pamukluk Barajının
tamamlanması için Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Tarım ve Orman
Bakanımız Sayın Bekir Pakdemirli ile tüm Mersin Milletvekillerimizin desteğini
bekliyoruz.” şeklinde konuştu.
0 Yorumlar