Tarsus Belediye Başkanı Dr. Haluk Bozdoğan son günlerde basında yer alan belediye iştirak şirketi TESKİ ile ilgili iftira ve beyanlar üzerine bir basın toplantısı gerçekleştirdi. TESKİ’nin halkın şirketi olduğunu belirten Başkan Bozdoğan, söz konusu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ifade ederek, “ Kimin rantına dokunduysam, herkesten acayip sesler çıkıyor. Ama ben bunlara hep dokunacağım. Çünkü bir kentin rantını halk yaratır. İsmetpaşa'nınrantını da halk yarattı. O rantlar 3-5 tane çapulcuya asla gitmeyecek. Karalama kampanyası yapıyorlar. Bunların amacı siyasi veya daha farklı beklentileri var. Bugün savcılığa suç duyurusunda bulunduk, tüm belgeleri teslim ettik. Ben çiğ yemedim, karnım hiç ağrımaz, ama burada kimler çiğ yediyse adalet mutlaka hesabını soracaktır” diye konuştu.
Memleketin en büyük sorununun rant olduğunu bildiren
Başkan Bozdoğan, “Aslında bu memleketin en büyük sorunu da bu rant olayı. Kimin
rantına dokunduysam herkesten acayip sesler çıkıyor. Ama ben bunlara hep
dokunacağım. Çünkü bu kentin rantını halk yaratır. İsmetpaşa'nınrantını da halk
yarattı. O rantlar 3-5 tane çapulcuya asla gitmeyecek. Ve orası emin olun
Tarsus'un en güzide, en iyi kentsel dönüşümüne giden yeri olacak. Bunun
arkasına Bağlar, Gaziler, Yenimahalle her taraf gelecek ama hepsi de yasal. Kim
ne yaptıysa kasaya girer ve giren paranın halka hesabı verilir. Bir ben çiğ
yemedim, karnım hiç ağrımaz. Ama burada kimler çiğ yediyse adalet mutlaka
hesabını soracaktır. Ben bu memleketin çocuğuyum, burada doğdum, burada büyüdüm
ve burada öleceğim.” dedi.
Konuyla ilgili olarak süreçte herhangi bir zarar
yaşanmaması adına çabaladıklarını belirten ve halkın şirketi olan TESKİ’nin
üzerinden yapılan açıklamalar sonrası suç duyurusunda bulunduklarını belirten
Bozdoğan, ‘’Bu süreçte bir ön protokol elbette yapılabilir. Fakat bu ön
protokoller yapılırken vatandaştan alınan paraların mutlaka kurumun yani
TESKİ'nin kasasından geçmesi gerekir. Ama baktığımızda tabloda TESKİ'nin
kasasında girmeyen paraların olduğunu gördük. Girmeyen bu paraları gördüğümüzde
de yeni yönetim kurulumuz, muhasebecilerimiz, avukatlarımız bunların
hesaplarını yapıp, bu hesapların kasaya dönmesini beklediler. Ve bununla ilgili
de ne kadar kurum zarara uğratıldıysa bu kuruma uğratılan zararın mutlaka
giderilmesi istendi. Ama o paranın kasaya gelmemesinden dolayı hem daha önce
yaptığımız suç duyurusu var hem de bugün Cumhuriyet Başsavcılığı’na gidip yeni
bir suç duyurusunda bulunup, TESKİ'nin tüm evraklarını teslim ettik. Burada
amacım öncelikli olarak bir halkı korumak, iki TESKİ'yi korumak. Çünkü bu
şirket belediyenin şirketi ve dolayısıyla halkın şirketi. Halkın şirketine
verilecek zarar kim tarafından olursa olsun adaletin elinden hiçbir zaman
kaçamaz’’ diye konuştu.
Basın mensupları tarafından yöneltilen kasa miktarı
sorusuna cevap veren Başkan Bozdoğan, ‘’ Şu an kasada gözükmeyen 1 milyon 800
bin TL. Ancak garantisi olan bir para çünkü ilgili arkadaşların daireleri,
evleri, arsaları var. Biz oradan keser şirketin hesabına koyarız. Ancak yapılan
işlemin yanlışlığından dolayı bunu adli makamlara bildirmek zorundaydık. Bu
süreç 6 ay önceydi. Şöyle bir örnek vermek isterim; bir arsamız vardı,
belediyeden meclis kararı ile devredilmişti. Mahkeme kanalı ile bilirkişi
fiyatı isteriz. Mahkemenin tespit ettiği fiyatın altında satış yapıldığı için
orada bulunan açığı hemen bildirdik. Çünkü hiç kimse bilirkişinin tespit ettiği
fiyatın altına satış yapamaz. Yani insanlar bir şeyleri söyledikleri zaman
söylediklerini ispat etmek zorundadır. Bu süreçte bizim de tüm belgelerimiz
elimizde. 10 ay sadece muhasebe işlerimiz sürdü. Çünkü birilerinden bir şey aldığınız zaman
kasaya girmek zorunda. Biz onu görmek zorundayız. Halka bunları anlatacağız,
çünkü kasaya girmeyen para olduğu zaman kimdeyse yasal yolla onu isteme
hakkımız var’’ ifadelerini kullandı.
İdman Yurdu ile ilgili sorulara yanıt veren Başkan
Bozdoğan, “İdman Yurdu olayıyla TESKİ'yi hiç karıştırmamak lazım. Şimdi
kendisine verilecek parayı alır götürür bağış yapar. Kurumdan aldığı bir para
vardır, protokole göre anlaşılmış bir para, alırsın onu, İdman Yurdu'na
götürürsün. Ama şahsi olarak bunları yaptığın zaman kurumu karıştıramazsın. Bu
parayı TESKİ'nin ödeme gibi zorunluluğu yok, dediğim gibi TESKİ halk için
çalışıyor. İdman Yurdu olayı farklı bir olay” dedi.
Çok yakında kentsel dönüşümün olduğu alana temel
atacaklarını belirten Başkan Bozdoğan , “Son kamulaştırmanın yapılmasını
bekliyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yaptığı takdirde, ertesi gün temel
atarız. Mühendis arkadaşlarımız şu an hazır. Buradan İsmetpaşa'ya özellikle
sesleniyorum. Ben her Cumartesi saat üçte buradayım ve basındaki arkadaşlar da
gelebilir. Halkımıza ne yaptığımızı tek tek anlatıyoruz. Bu hafta yaptıklarımız
bunlar, bakın insanlar hasta oluyor, insanlar bedenini kaybediyor, sadece
sağlığını kaybetmiyor. Ama bizim için iki şey önemlidir, biri onurdur, biri
erdemdir. Yıllar geçtikten sonra bile bunlar konuşulur. Ve bu konuda tekrar
tekrar söylüyorum. Kim halka zarar veriyorsa ben o halkın
avukatıyım” dedi.
“SİLAHLI ÖRGÜTLE İŞİM OLMAZ, BENİM TEK KORUMAM DEVLETİN VERDİĞİ POLİS”
Başkan Bozdoğan, “Bakın ben bu memlekette 33 yıl
doktorluk yaptım. Benim öyle silahla, örgütle işim gücüm olmaz. Benim korumam
emniyet mensubu arkadaşımız. Suç örgütü mü var? Devletin polisi. Ziya Kenger
isimleri üzerine de konuşmak istemiyorum. Çünkü bu işler adli makamlara
verildi. Ziya Bey'in oradaki görevi kentsel dönüşüm, kendi arsası da var orada,
şu an üzerinde hala arsa var. Ve orayla anlaşma yapılsa belki 10 tane daire
alacak kadar bir geliri var. 1 milyon 800, gerekirse eğer onda çıkarsa o
arkadaştan kesiveririz. Ama neticede TESKİ'ye zarar vermesine müsaade etmem. Ve
bu arkadaşla yapılan protokol anlaşmasında yüzde ikilik bölüm kadar, yani tüm
işleri bitirdiği zaman alacağı bir para var. O parayı da zaten ödemiş
bulunuyoruz herhalde, eksik kalmadı. İdman Yurdu'na verdiği paraları ondan
verebilir. Ama TESKİ'den para gitmez” ifadelerini kullandı.
Tarsus İdman Yurdu ile ilgili de açıklamalarda
bulunan Başkan Bozdoğan, “Tarsus İdman Yurdu,
Tarsus'a mal olmuş bir takım, bir marka değer. Bu marka değerinin de en iyi yere gelmesi
için bir belediye başkanı olarak elimden gelen her şeyi yaparım. Burada hangi
arkadaşımız şampiyon olmasını istemez? Bu takım daha önce 3 buçuk milyon borç
ile bırakıldı. Geçtiğimiz sezon Tarsus İdman Yurdu, yeni yönetimle 20 milyona
yakın borçla teslim alındı. 17 milyon transfere, 3 milyon ise istifa edene. 3
tane teknik direktör gitmiş, 3 maç oynayan teknik direktöre dünyanın
tazminatını ödeyen bir İdman Yurdu vardı, günahtır. Niye hemen 3 maç sonrasında
istifa denilir? Neden istikrar olmaz? Ve bunları yapanlar maalesef belli köşeleri
tutmuş insanlar. Ben bu takıma asla ve asla siyasi bir hamle getirmedim. Kimse
o takımın yönetim kurulunda görev bile almak istemiyordu. Hatta ilk
geldiğimizde otobüsü değiştirdik, belediye başkanlarının resimleri olmasın
dedik. İdman Yurdu futbol takımının fotoğrafı olsun dedik. Bunları hepiniz
biliyorsunuz, ama herkes şöyle görüyor. İdman Yurdu bir partinin arka bahçesi,
hayır hepsi eskidendi. Biz bu takıma kimse zarar vermesin istiyoruz, çok netiz”
şeklinde konuştu.
0 Yorumlar