Mersin Büyükşehir Belediyesi MER-EK Halk Ekmek Büfelerinde kadınların odun ateşinde pişirdiği yöresel yufka ekmekler ile Türkiye’nin tek Giritli köyü olarak bilinen Bağcılar İhsaniye (Melemez) Mahallesi’nde üretilen ve 120 yıllık mazisi olan Girit ekmeklerinin de satışı yapılıyor. Mersinden Kadın Kooperatifi ile Akdeniz Renkli Eller Kadın Girişimi Üretimi ve İşletme Kooperatifi’nin güç birliğiyle başlatılan çalışma kapsamında, kadınların ürettiği ekmekleri yine kadın büfe işletmecileri satıyor.
Türkiye’nin tek Giritli köyü olarak bilinen Akdeniz ilçesi Bağcılar İhsaniye (Melemez) Mahallesi’ndeki kadınların ürettiği ve 120 yıllık mazisi olan ekşi mayalı Girit ekmekleri ile 4 farklı mahallede yaşayan kadınların odun ateşinde pişirdiği yufka ekmekler, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin MER-EK Halk Ekmek Büfelerinde satılıyor. Mersinden Kadın Kooperatifi ile Akdeniz Renkli Eller Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi’nin güç birliğiyle ürettiklerini satma imkanı bulan kadınlar, bu sayede hem kazanç sağlıyor hem de kültürlerini yaşatıyor.
Kooperatifler, kadınlarla Büyükşehir arasında köprü oldu
Kentin farklı
noktalarındaki kadınlar bulundukları mahallelerde ekmek üretiyor. Kimi yöresel
yufka ekmeklerin üretimini sürdürürken, kimi ise ekşi mayalı Girit ekmeklerini
yaşatıyor. Kırsal mahallelerde ürettikleri bu ekmekleri satma olanağı bulamayan
kadınlar, kentteki kadın kooperatifleri bünyesindeki diğer kadınlarla üretim ve
dayanışma sürecine girdi. Mersinden Kadın Kooperatifi, yufka ekmek üreten
kadınlar için çalışma başlatırken; Akdeniz Renkli Eller Kadın Girişimi Üretim
ve İşletme Kooperatifi ise ekşi mayalı Girit ekmeğini üreten kadınlar için
kolları sıvadı. İki kooperatif güç birliği yaparak, üretici kadınlar ile Mersin
Büyükşehir Belediyesi arasında köprü kurdu. Kadınların ürettiği ekmekler, bu
sayede 4 merkez ilçenin 40 noktasındaki Büyükşehir’in MER-EK Halk Ekmek
Büfelerinde satılmaya başladı.
Bir mahallede yaşatılan kültür artık kentin tamamına yayıldı
Büyükşehir
Belediyesi ile kadın kooperatiflerinin başlattığı çalışma sayesinde kültürler
de yaşatılıyor. Mübadele zamanı evini ve eşyalarını bırakan Girit göçmenlerinin
yanlarında getirdikleri bir yumruk boyutundaki ekşi maya zamanla büyüdü,
çoğaldı. 120 yıllık geçmişe sahip ekşi mayalı Girit ekmeği, eldeki tek miras
olarak kaldı. Kadınlar, tutundukları tek mirası yaşatabilmek için yazın sıcak,
kışın soğuk demeden fırının başına geçti. Yıllarca ufacık bir mahallede
yaşatılan kültür artık kentin tamamına yayıldı.
Yufka ekmekler kadınlara ‘ekmek kapısı’ oldu
Yufka ekmek
üreten kadınlara da Mersin’den bir umut doğdu. Artık kazanç getirmediği için
yufka ekmeği evlerinde yalnızca ailesi için üretmeye başlayan veya bu üretimden
sınırlı kazancı olan kadınlar, yeniden bir araya gelip ekmek üretimine başladı.
Bir ocağın etrafında toplanan kadınlar hamurlarını açıp sacın üzerine sürdü.
Pişen ekmekler üst üste konup MER-EK’e gönderildi. MER-EK’in araçlarıyla ekmek
büfelerine dağıtılan ekmekler satışa sunuldu. Satılan ekmekler, hem büfe
işletmecisi kadınlara hem de üretici kadınlara kazanç sağladı. Bu sayede
yörenin önemli bir kültürü olan yufka ekmeklere kent merkezinde yaşayanlar da
rahatça ulaşabilme imkanı buldu.
“Kooperatifler arası iş birliği sağlamış olduk”
Mersinden Kadın
Kooperatifi Başkanı Meral Seçer, kadın kooperatifleriyle iş birliği içerisinde
olduklarını vurgulayarak, “Kurum ve
kuruluşlarla da iş birliği yaparak hem kendi kooperatifimiz hem diğer kadın
kooperatiflerinin güçlenmesi ve sürdürülebilir olabilmesi için projelerde
birbirimize destek veriyoruz. Bu maksatla bir tarafı Girit köyüne de bağlı olan
Akdeniz Renkli Eller Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi, Girit’in
geleneksel yöntemlerle ürettikleri kendilerine has ekmeklerini üretmeleri ve
bunu kooperatif tarafından pazarlama isteklerini bize iletmişlerdi” dedi.
Meral Seçer, bu
süreci Akdeniz Renkli Eller Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi ile
birlikte sürdürdüklerini ve MER-EK’in Girit ekmeğinin pazarlanması konusunda
bir proje geliştirdiğini sözlerine ekledi. Seçer, “Böylelikle hem kooperatifler arası iş birliğini hem evde gizli kadın
işgücünün ekonomik değere dönüşmesini sağlamış olduk. Yani kadınlarımız burada
kendilerine ek bir gelir elde ettiler. Bunların kooperatif aracılığıyla olması
ve bunun yerel yönetim tarafından desteklenmiş olması işimizi çok
kolaylaştırdı. Çünkü ekmeğin üretiminden pazarlama noktasına kadar olan süreçte
hep bir kadın emeği var ve kadınların toplumda ekonomik olarak var olma isteği
de desteklenmiş oldu. Bu konuda MER-EK ve çalışanlarına, Mersin Büyükşehir
Belediyesi’ne çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
“MER-EK’le birlikte ekmeklerimiz daha fazla insana
ulaşmaya başladı”
Mersinden Kadın
Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Eylem Bozdoğan, 4 farklı mahallede kadınların
yaptığı yufka ekmeklerin kooperatif aracılığıyla MER-EK Büfelerine ulaştığını
belirterek, “Kültürümüzde olan ve komşu
kadınların bir araya gelip imece usulü odun ateşinde yaptıkları yufka ekmek
kadınlar için bir ek gelir kaynağı olsun istedik. Bu düşüncemize Mersin
Büyükşehir Belediyesi sahip çıktı. Bu ekmeklerin MER-EK Büfelerinde daha geniş
bir alana yayılmasını sağladılar. Açılan bu ekmekler kooperatifimizin
organizasyonuyla, MER-EK’in büfelerine dağıtılıyor. Bu tabii ki ekip ruhunu da
geliştirdi. MER-EK’le birlikte ekmeklerimiz aslında daha fazla insana ulaşmaya
başladı. Büfelerde satılmasıyla birlikte daha rahat ulaşmaya başladılar ve
talep arttı. Talep arttıkça da kadınlarımız daha fazla kazanmaya başladı”
dedi.
“120 yıllık Girit ekmeğimizi köyümüzde yapıyoruz ve
pazarlama fırsatı bulduk”
Akdeniz Renkli
Eller Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Zehra Yılmaz, ekşi
mayalı Girit ekmeğinin tarihinden de bahsederek, “1897-98 yıllarında büyüklerimiz Girit adasından buraya gelmek zorunda
kaldıklarında kültürümüzden birer parça getirirken, ekmeğimizin de ekşi
mayasını getirmişler. 120 yıllık Girit ekmeğimizi köyümüzde hala yapıyoruz ve
şu anda da pazarlama fırsatı bulduk. Mersinden Kadın Kooperatifi Başkanı Meral
Seçer ve Sayın Vahap Seçer Başkanımıza gidip rica ettik. Bu bizim için çok
büyük bir fırsat oldu. İnsanlar köye gelip almak zorunda kalıyorlardı. Her an
gelip alabilme durumları olmuyordu. Ama Büyükşehir Belediyesi’nin kocaman
kitlelere sunması bizim için çok büyük bir şans oldu. Satışlarımız da çok güzel
gidiyor. Kadınlarımız için de çok önemli gerçekten. Kendilerine güveni arttı.
Kendi emeklerinin karşılığını aldıkları için çok sevinçliler” diye konuştu.
“Üretimin hijyenik ve kontrollü şekilde
yapıldığından emin oluyoruz”
MER-EK Halk
Ekmek Fabrikası’nın Gıda Mühendisi Dilara Aytuttu, kadınların ürettiği Girit
ekmeklerini alıp satış büfelerinde vatandaşlara ulaştırdıklarını vurgulayarak, “Üretimin hijyenik ve kontrollü şekilde
yapıldığından emin oluyoruz. Üretimden satışa kadar tamamen gözetimimizde
oluyor. Kadınlar tarafından üretilen ekşi mayalı Girit ekmekleri Halk Ekmek
Büfelerimiz aracılığıyla vatandaşlarımızın sofrasına geliyor. Vatandaşlarımız
gönül rahatlığıyla tüketebilirler” dedi.
“Atalarımız gelirken tüm mal varlıklarını bırakıp
ekşi mayayı getirmişler”
Üreticilerden Handan
Şen, Girit ekmeğinin kendileri için büyük öneme sahip olduğuna dikkat çekerek, “Atalarımız Girit adasından gelirken tüm
mal varlıklarını bırakıp bu ekşi mayayı kurutup getirmişler. Atalarımızdan
kalan bu mirası 120 yıldır yaşatıyoruz. Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne de çok
teşekkür ediyoruz. Artık bu ekmekleri tüm Mersin’e yayabiliyoruz” dedi.
“Bu ekmeğin yapılım süreci 6-6,5 saat”
Üreticilerden
Medine Yalçın, 36 senedir aynı mahallede yaşadığını vurgulayarak, “54 yaşındayım. Ekşi mayalı ekmeklerimiz
Girit adasından gelmiş, kayınvalidemden öğrendim, yıllardır yapıyoruz ve yiyoruz.
Daha önceden kırsal bölgelerdeki etkinliklerimizde satıyorduk. Sayılı insanlara
satıyorduk. Sağ olsun Vahap Seçer bize destek oldu, bütün insanlarımıza tanıtılıyor,
kulübelerde satılıyor” dedi. Girit ekmeğinin yapım sürecinden de bahseden
Yalçın, “Bu ekmeğin yapılım süreci 6-6,5
saat” diye konuştu.
“Evimizi geçindiriyoruz, çocuklarımızı okutuyoruz”
Üreticilerden
Belda Yalçın da yaptıkları üretimle ilgili olarak, “Fırının başında olmak çok zor bir iş. Sıcak çünkü. Bize bir motivasyon
oldu. Büyüklerimizin miraslarını yürütüyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanımızın
bize verdiği büyük destekten çok mutluyuz. Evimizi geçindiriyoruz,
çocuklarımızı okutuyoruz. Zorluklarla uğraşıyoruz ama çok şükür iyiyiz”
ifadelerine yer verdi.
“Atalarımız bu ekmeğin mayasını gelirken oradan
getirdiler”
Girit ekmeği
yapan üretici kadınlardan 56 yaşındaki Nilüfer Biçer, doğduğundan bu yana
Bağcılar İhsaniye Mahallesi’nde yaşadığını söyledi. Girit göçmeni olduğunu da
sözlerine ekleyen Biçer, “Atalarımız bu
ekmeğin mayasını gelirken oradan getirdiler. Babaannem çektiklerini anlatırdı.
Kuyunun içinde buğdaylarını, küncülerini, zeytinlerini, zeytinyağlarını bırakıp
kaçmak zorunda kalmışlar. O hayatı yaşamışlar. Onları dinlerken ağlıyordum.
Şimdi köyümüz, insanlarımız hep dağıldı. Biz şu köyde hep birlikte dostlukla,
güzellikle yaşamaya devam ediyoruz ve ben köyümü de insanlarımı da çok
seviyorum. Girit’in kültürünü ve ekmeğini çok seviyorum” dedi.
“Bu ocak sayesinde 2 tane daha arkadaşım ev
geçindirmeye çalışıyor”
Mezitli ilçesi Kuyuluk Mahallesi’nde 2 arkadaşıyla birlikte yufka ekmek üreten Nuriye Gürpınar, buradan kazandığı parayla 3 çocuğunu okuttuğunu söyledi. Çocuklarından birisinin mühendis olduğunu vurgulayan Gürpınar, “Kazandığım parayla çocuklarımı okuttum. Okutuyorum hala. Evimi geçindiriyorum. Başka bir gelirim yok. Meral Hanım’ın sayesinde de iyi para kazanıyoruz. Bu ocak sayesinde 2 tane daha arkadaşım ev geçindirmeye çalışıyor. Beraber çalışıyoruz. Bu kazanç olmasa, destek olmasa zor duruma düşerdik. Mersinden Kadın Kooperatifi bütün kadın kooperatiflerine güç veriyor, biz de arkasındayız. Tüm kadınlar güçlüyüz. Yıkılmadık, yıkılmayacağız” diye konuştu.
0 Yorumlar