İnsanların en çok yakındığı
kronik hastalıklardan olan ve ağrı nöbetleri ile yaşam kalitesini düşüren
migren, akupunktur ile tedavi edilebiliyor. Dr. Tolga Turan; pandemi döneminde
kaygı ve stres nedeniyle migren hastalarının ataklarının sıklaştığını, bunun da
akupunktur ile migren ve ağrı tedavisine ilgiyi artırdığını söyledi.
Pandemi nedeniyle insanların
duygu durumlarının olumsuz etkilenerek kaygı ve streslerinin artması migren
gibi kronik hastalıkların ataklarını da sıklaştırdı. İlaç tedavisi ile
istenilen sonucu alamayan migren hastalarının başvurduğu tedavi yöntemlerinden
biri de akupunktur. Denizli Özel Derlamed Polikliniği’nde akupunktur
uygulamalarını başarıyla gerçekleştiren Dr. Tolga Turan, dünyada yüzyıllardır
birçok hastalığın tedavisinde kullanılan akupunkturun, 12-14 seansta migren
ağrılarına da son verdiğini ifade etti.
Akupunkturun etkili ve bilimsel
bir tedavi yöntemi olduğunu ifade eden Dr. Tolga Turan , “Binlerce yıl önce
Uygur Türklerinde ve Çin’de uygulanmaya başlayan ve sonraki yıllarda batıda
geliştirilen akupunktur günümüzde pek çok alanda tedavi amaçlı kullanılıyor.
Akupunkturun en etkili olduğu alanlardan biri de ağrı tedavileri. Özellikle
migren tedavisinde yaygın olarak kullanılıyor” dedi.
Migren Kadınlarda Daha Çok Görülüyor
Migren hastalığının ataklar
halinde gelen kronik tekrarlayıcı bir baş ağrısı tipi olduğunu belirten Dr. Tolga
Turan, “Kadınlarda erkeklere oranla 2-3
kat daha fazla görülüyor. Ağrı genellikle başın bir tarafında olurken, bazen
iki tarafında birden de ortaya çıkabiliyor. Sıklığı kişiye göre haftada 2-3
kereden yılda 2-3 kereye kadar değişkenlik gösteriyor. Kaygı ve stres de
migreni tetikliyor Zonklayıcı ağrılara sebep oluyor. Kronik ağrı kişide moral
bozukluğu, depresyon gibi rahatsızlıklara sebep olmasının yanı sıra günlük
sosyal ve iş yaşamını da kısıtlar hale getirebiliyor.” Diye konuştu.
Dr. Tolga Turan, akupunkturla
tedavi konusunda şu bilgileri verdi:
Beyne Gönderilen Sinyaller Tedaviyi Sağlıyor
“Dünyada ve ülkemizde hekimler
tarafından uygulanan; vücut akupunkturu, kulak akupunkturu, ayak akupunkturu
gibi farklı akupunktur yöntemleri var. Bu yöntemlerin hepsinin mantığı aynı.
Vücudun uyarı noktalarını bulup, bu noktalara batırdığımız iğnelerle bir takım
hormonların salgılanması veya baskılanması için beyne sinyaller gönderiyoruz.
Beyin bu sinyalleri tanımladıktan sonra vücuda gerekli komutları iletiyor ve
vücut buna cevap veriyor. İğne dokunduğunda hücresel bir enerji salınımı
başlatıyor. Bu enerji salınımı da beyne ve vücudun çeşitli yerlerine giderek
tedaviyi sağlıyor. Çin’de uygulanan ilk akupunktur ise vücut akupunkturu. Bu
yöntemde; makro sistemde vücudumuzdan geçtiği varsayılan meridyenler üzerindeki
belirlenmiş noktalar özel iğnelerle uyarılıyor. Vücut akupunkturunda çelik
iğneler, kulak akupunkturunda ise altın ve gümüş suyuna batırılmış iğneler
kullanılıyor.”
Başarı Oranı Yüksek
Derlamed Polikliniği’nde
ağırlıklı olarak kulak akupunkturu uyguladıklarını kaydeden Dr. Tolga Turan, “Mikro
sistem dediğimiz kulakta tüm vücudu temsil eden noktalar var. Vücut
akupunkturuna oranla daha az iğne ile sonuca gidiyoruz. İlaç vermekle oluşacak
etkiyi kulak akupunkturu ile sağlıyoruz. Uyguladığımız akupunktur tedavisi,
ağrıları gidermenin yanı sıra; çabuk sinirlenme, gerginlik, stres, mutsuzluk ve
kaygıyı azaltarak kişinin iyilik halini de artırıyor. Pandemi nedeniyle
insanların iş stresinin, kaygısının artması ve evden çıkamama gibi etkenler
migren ataklarını tetikliyor. Bu nedenle migren şikayeti ile bize başvuran
hasta sayısında artış var. Bu hastalarımızı kulak akupunkturu ile 12-14 seansta
tedavi edebiliyoruz. Akupunktur ile migren tedavisinde başarı oranımız;
kadınlarda yüzde 80- 90, hastalığın daha inatçı seyrettiği erkeklerde ise yüzde
70 civarında” İfadelerini kullandı.
0 Yorumlar