Tarsus’un düşman işgalinden kurtuluşunun 97’nci
yıldönümü yağmura rağmen coşku ile kutlandı.
Kuvayi Milliye Meydanı’ndaki kutlamalara Tarsus
KaymakamıYüksel Ünal, Mersin Milletvekili Ali Mahir
Başarır, Tarsus Belediye Başkanı Şevket Can, Toroslar Belediye Başkanı Hamit
Tuna, Çamlıyayla Belediye Başkanı İsmail Tepebağlı, Garnizon Komutanı Bakım
Yüzbaşı Şükrü Uzundal, Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Sabri Kılınç, oda ve dernek
başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Temsili milis kuvvetlerinin karşılanması ile
başlayan kutlama kortej yürüyüşü ile devam etti. Kutlamalar kapsamında törene
katılanlar şehitliğe geçerek burada dua edip, şehit mezarlarına çiçekler
bıraktı. Kortej yürüyüşünde Akdeniz Mehter Ekibi ve Kilis Davul Zurna ekibinin
gösterileri vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Cumhuriyet Meydanındaki törende ise Atatürk anıtına
çelenklerin sunulmasının ardından saygı duruşunda bulunulduktan sonra İstiklal
Marşı okundu.
Burada konuşan Başkan Can, Tarsus’un Çukurova’nın
işgalinde ilk hareketi gerçekleştiren ve baş kaldırankent olduğunu belirtti.
Başkan Can, “19 Mayıs 1919 Günü, Samsun’da yanan
istiklal meşalesi tüm Anadolu’yu bir volkan gibi sarmış, emperyalist
işgalcileri ateşinde boğarak bu kutsal topraklardan, Türk’ün son vatanından
söküp atmıştır. Ayak bastığımız her
karış toprağın bedeli şehitlerimizin kanıyla ödenmiştir. Bugün aldığımız her
nefeste ve attığımız her adımda önce Allah-ü Tala’ya sonra aziz şehitlerimize
minnet ve şükran duyuyoruz. Bu güzel ülkeyi canları pahasına koruyup bizlere
miras bırakan atalarımıza bir borcumuz vardır. O da bu mirası yüceltmek,
ülkemizi çağdaş, güçlü ve mutlu bir ülke haline getirmektir. Bizler gecemizi
gündüzümüze katarak çalışırken bu gerçeği bir an bile aklımızdan çıkartmıyoruz.
Bu gün dahili ve harici düşmanlarımız, gençlerimizin
milli şuurunu yok etmeye, tarihini ve kimliğini unutturmaya çalışıyor. Ancak
bunu asla ve asla başaramayacaklar. Yedi cihan birleşse, gençlerimizin
zihninden “Esir yaşamaktansa hür ölmeyi seçmiş” bir milletin evladı oldukları
gerçeğini silemez. Hiçbir kuvvet bizi
damarlarımızdaki asil kandan ayıramaz. Birliğimizi, kardeşliğimizi ve
huzurumuzu bozmak için oynanan tüm oyunları Allah’ın izniyle bozduk, bozmaya da
devam edeceğiz.
Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önderimiz Atatürk’ün
ilke ve inkılaplarından, onun gösterdiği hedeften bir gün olsun şaşmadık.
Vatanımızın bölünmez bütünlüğüne kast eden kimseye
göz açtırmadık, aman vermedik.
Her zaman söylediğimiz gibi bizim ne bu topraklardan
başka gidecek yerimiz var ne de gitmeye niyetimiz. Biz bu memlekette tıpkı,
İstiklal Marşımızın yazarı, Vatan Şairi Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi,
ezelden beri hür yaşadık, hür yaşarız. Tüm dünya bunu böyle bilsin.
Bugün yalnızca bizim işgalcilerden kurtulduğumuz gün
değildir. Aynı zamanda dizeleriyle Türklüğün ve İslamiyet’in sesini dünyaya
haykıran, Türkçemizin büyük şairi Mehmet Akif’in de vefat yıl dönümüdür. Bu
vesileyle kendisine tekrar Allah’tan rahmet diliyor, mekanının cennet olmasını
temenni ediyorum. Bu kutlu ve anlamlı günde konuşmamı Akif’in dizeleriyle
bitirmek isterim.
Üstat bir şiirinde diyor ki:
“Sâhipsiz olan memleketin batması haktır;
Sen sâhip olursan bu vatan batmayacaktır.”
Şehitlerimize ve atalarımıza ant olsun ki bu aziz
millet var olduğu sürece vatan topraklarına uzanan hiçbir el cezasız
kalmayacaktır” dedi.
Konuşmaların ardından program daha sonra öğrenciler
ve bir muharip gazinin şiir okuması ile devam etti. Etkinlikler, halk oyunları,
mehteran ve Kilis davul gösterisi ve geçit töreni ile sona erdi.
0 Yorumlar