MESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Engin yaptığı yazılı açıklamada daralan piyasada
ayakta durmaya ve yarını planlamaya çalışan küçük ve orta büyüklükteki
işletmelere yönelik bir atakım adımlarım atılması gerektiğini söyledi.
Engin yaptığı
yazılı açıklamada şu görüşlere yer verdi: ‘’Dünya çapında başlayan
ticaret ve gümrük savaşları ekonomik olarak birçok ülkeyi etkilemiştir.
Geçtiğimiz yıllarda işlerini büyütmek isteyen iş
insanları bankalara borçlanarak yeni atılımlara başladılar. Piyasaların
daralması ve döviz kurlarındaki yükselişler nedeni ile şimdi bu borçları ödemek
oldukça güç duruma gelmiştir. Özellikle de reel sektörlerde bu sıkıntı daha
hissedilir durumda… Daralan piyasada ayakta durmaya ve yarını planlamaya
çalışan küçük ve orta büyüklükteki işletmelere yönelik bir adım atılması
gerekmektedir.
Yeni bir umut ile bankaya gidenlerden, yapılandırma
taleplerine karşılık teminat artırımı istenilmektedir. Oysaki en iyi bankacılık
kriz ortamında yapılmalıdır. Can suyu verilmemesi sonucu şartelleri indiren her
firma hem bankaların hem de devletin zararınadır. Çünkü bankaların en iyi
müşterileri yatırımcı ve girişimcilerdir. Yatırımların yapılmadığı yerde banka
ve finans kuruluşlarına pek ihtiyaç duyulmamaktadır.
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) takdiri üyelere ait
olmak üzere, tavsiye niteliğinde yeni bir karar almıştır. Bu karar göre; 30
Nisan 2019'da vadesi dolacak kredilerinin 6 aya kadar ana para ödemesiz 24 aya
kadar vadelendirilebilecektir. Şüphesiz tavsiye karar, iş insanları ve
firmalarımızı rahatlatacaktır. Ancak bu kararın tavsiye değil de, bağlayıcı
olması gerekmektedir.
Reel sektörün sorunu sadece borçların
yapılandırılması ile bitmemektedir. Yeni kredilerin önün açılması ve faiz
oranlarının düşürülmesi gerekmektedir. Çünkü daralan piyasada verilecek yeni
krediler ile firmalar, biraz nefes alıp
ileriye dönük hamle yapabileceklerdir. İyi günde ihtiyaç, evlilik, taşıt
kredisi kullanılması için insanları teşvik eden finans kuruluşlarının
insanlarımıza bugün de rahatlamaları için yardımcı yardımcı olması
gerekmektedir.
Özel veya kamu bankası demeden bütün bankalar
yatırımcılarımızın önünü açmalıdır. Daha önceki açıklamamda ifade ettiğim gibi;
“Yağmurlu günde şemsiyeyi çekmemek, ıslananların üstüne tutmak gerekir.
Bankaların ve hükümetin acilen şemsiyelerini açmalarını ve KOBİ’lerimizi
zatürre olmaktan kurtarması en büyük arzumuzdur.”
Son zamanlarda bankalar şirketleri gruplamaktadır.
Birden fazla ortaklığı olan şahısların hiçbir sorunları olmadığı halde,
bankalar tarafından ortaklarının risk oranına bakılarak, kredi verilmemektedir.
Hukuksal olarak bireyin ve firmaların bir ortağının borcundan dolayı kredi
alamaması borcun bireyselliğine aykırıdır. KGF’nin borcu olmayan ortakları risk
grubundan çıkarması gerekmektedir.
İş insanlarının firmalarını konkordato ilan etmek zorunda
kalması ile onlardan ürün alan ve veren alt yüklenicilerden küçük esnafa kadar
herkes olumsuz etkilenmektedir. Konkordato ilanlarının sayısının artmaması için
Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu ile Hükümetimiz tarafından bankaların
bu durumuna çözüm bulunması hem yatırımcı hem de ülkemizin çıkarına olacaktır.
Bankalardan
aldıkları krediler ile üretime devam eden sanayicilerimizin her zamanki gibi
borçlarına sadık kalacaklarından kimsenin şüphesi olmamalıdır.
0 Yorumlar